16.07.2012 00:02
“en ağır sınavdan en saf
olanlar geçer”. gülten akın.
eceayhan’ın akifkurtuluş’a mektuplar,
eren barış tarafından kitap haline getirildi. dipnot yayınladı.
eceayhan, kendini etikçi olarak ifade
eder. etikçi, türkçe’de olmayan bir şey. borçlarını yalnızca isteyenlerin
ödediği bir toplulukta etikçi kim olabilir, kimdir ve kaç paralık adamdır!
kilit tabir bu: borçlarını yalnızca
isteyenlerin ödediği topluluk. itiraf etmenin ve özür dilemenin bir
karşılığının olmadığı bir kültür.
eceayhan, özel ve genel’iniçiçe
olduğuna dair, geliştirdiği prensip ile bakıyor boşluğa. gördükleri korkunç
şeyler.
“ben kesinlikle sanatın ‘geçişli’
olduğuna inanıyorum, özel yaşamın ölü soygunculukları yapılacak sonra oturup
şiir yazılacak, böyle şey olmaz!”
etik estetik ve epistemik derdi
olmayanların kendilerini entelektüel olarak piyasa ekonomisine arz ettikleri ve
karakter satışı karşılığında ekmek ve su elde ettikleri bir ortam.
“yazarlar şairler alabildiğine onursuz
yaratıklardır”.
birbirleri ile ilgilenir görünen
insanlar, toplum meselelerine eğildiğini hissettirerek rant sağlayan, hak/
hukuk tanımayan barbarlar.
barbarlık, kötü bir şey değildir.
yalnızca medeniyet dışılığı ifade eder.
medeni insanların barbarlara söylemesi
gerekli prensip şudur: barbarlığa karşı değiliz, barbarlar toplum dışında yaşasınlar.
onları şehirde görmek istemiyoruz.
“ben şaka yollu onlara şişli terakki
diyorum; cumhuriyet’i kuranlar onlardır, sen o işin tarihte osmanlı dönemine
kaydırılmış olmasına aldırma”.
kötülük yapmak için adam arayanların
yaşadığı bir yerde ece ayhan nasıl yaşadı?
“türkiye’de yaşayan şiirin tümüne çok
yakın bir bölümü onursuzluk üzerine kurulmuştur. Bense sanatın biraz olsun
‘geçişli’ olduğunu düşünüyorum. birazpavese ilgilenmiş iyilik-kötülük
kavramlarıyla günlüklerinde, zaman zaman”.
uyarıyor.
“gerçek tehlike insana en yakınlarından
gelir hep gelmiştir tarihte de bugün de”.
bir insan yakınındakine neden kötülük
yapar?
kötü adam, yetersizdir. akıl ve feraset
açısından.
selâm ile.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder