27.06.2012 00:07
“yüksek sesle konuşanlar ince konuları
düşünemez”. nietzsche.
en modern ödeme tarzı kredi kartıdır.
kredi kartınız varsa, para sahibi
olmanıza gerek yok! hatta geliriniz olmasa da olur! kartınızı gösterin bir iki
saniyeliğine ödünç verin ve imzalayın! hepsi bu!
yüzlerce alış veriş merkezi. hergün bir
tane daha açılıyor. alış veriş merkezleri kapitalizmin kutsal mekânları.
ve internet. alış veriş siteleri.
tam size özel!
sizden tek bir şey bekleniyor:
tüketmeniz.
kredi kartı yalnızca zamanlararası bir
ödeme aracı değil. kredi kartı bir hayat tarzını belirliyor.
milli gelir. bir yıl içinde bir ülkede
üretilen mal ve hizmetlerin piyasa değeri.
baudrillard: “ekonomistler tüm
ürünlerin ve kamu hizmetleriyle özel hizmetler arasında hiçbir ayırım
gözetmeksizin her türden hizmetin değerini birbiriyle toplar. zararlar ve
zararların geçici çareleri, nesnel olarak faydalı malların üretimiyle aynı
sıfat altında bu toplamın içinde yer alır. alkol, çizgiroman, diş macunu ve
nükleer füzelerin üretimi, okulların, yolların, yüzme havuzlarının eksikliğini
örtbas eder”.
iktisatçı, işe gitmek için yapılan
harcamaları gelir olarak varsayar. insanlar ulaşım için saatlerce benzib
harcadıklarında o değerde milli gelir yükselmiş olur. tanım gereğidir.
iktisat biliminin varsaydığı şey şudur:
üretilen ve tüketilen herşey olumludur.
arabanız kaza yaptı. ekonomi için güzel
bir olay oluyor. tamirciye ödenen para milli gelirin artmasını sağlıyor.
ortada bir paradoks yok. iktisatın
doğası bu.
selâm ile.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder