her çocuk bir türk gibi bakar

 13.11.2012 23:55

“özgürlüğün tadını çıkarabilmek için kendimizi kontrol ediyoruz”. woolf.

benjamin, yengeç burcundan. biriktirir. kafka ile enis batur, benjamin’İn yoldaşıdırlar. tutkulu, kendi dünyalarında saplantılı ve hiçbir kimse gibi değil. okul dışı ve sanatçı. onlarda lisan, matematiksel ve grafik her yerde.

onlarda.

bulunan her kağıt, resim, kelime, saklanır. hehangi bir nesne büyük bir koleksiyonun ilki olarak  tutulur.

woolf ilkesi, özgürlüğün tadını çıkarabilmek için kendimizi tutuyor olmak, bir biriktirme.

ağlamak bir biriktirememe ile ortaya çıkan insan eylemi.

her çocuk bir türk gibi bakar. mert ve keskin. barbarlık kadar doğal ve tanıdık.

türk, rüyada gibidir, kalıcı olmadığını biliyor ve biriktirmiyor. vaz geçiyor ve göçüyor. evini taştan yapmıyor, iktisat değil, hareketlilik.

çocuk, nesnelere bir ruh verir. ruh ile konuşur. ruhçudur, olmadık şeylere kat’i olarak inanır ve inandıklarından olmadık şeyler çıkarır. sonsuza yakınlaşan bir gerçeklik ile hâyâl yer değiştirme hâli.

her şeyin başına geleceğini bilir ve hazırlıksızdır. çocuk, büyük olana güvenir. örnek, türklerin amerika bağımlılığı, tutku ve bilinçdışılık.

çocuk, yersiz yurtsuzdur/ göçebedir, yerli olanla ilgilenir, yalnızca karıştırır ve en olağan şey karşısında hayret eder.

hayret bir belirleyici olur, çocuğu bir büyücü olmaya yönlendirir.

en pratik büyücülük, aşırmacılıktır.

çocuk, anne tarafından ağlatılır. anne, çocuk üzerinden kendine müdahale eder.

yüreği gümbürdeyen, soluğu tutulan çocuk, anne karşısında çaresiz ve tüccarlık geliştirir.

reddederek.

tek silahı bedeni olan çocuk, anneden istediği her tavizi almak üzere inatlaşır. anne, yanılsama altındadır ve çocuk the durumun tam olarak farkındadır.

 çocuk bir alış veriş ustası olarak annenin varsayımlarını yıkar. anne, şiddetini meşrulaştırır.

 doktorluk olan çocuk değildir, annedir.

her çocuk başlangıçta doğrudan ve açık. kültür, onları başka bir şeye dönüştürüyor. plastik başka bir şeye. 

bir çocukun kişisel işler rejimine dönüşmesi. feci.

kalbî selâm ile.