mülkiye yıkılmıyor

 12.12.2012 02:00

 ‘insan bir tezatlar mecmuasıdır’. tanpınar.

milliyet gazetesinin ikinci sayfasında mümtaz soysal’ın yazısını okudum.

mümtaz soysal, mülkiye’de hoca idi. mülkiye’ye girmeye karar verdim. üniversiteye giriş sınavı ve mülkiye’ye girdim. mümtaz soysal’ı koridorlarda aramaya başladım, merdivenlerin başında bir müthiş kalabalık, kısa boylu sesi kısık bir adam, konuşuyordu ve mümtaz hoca, karşımda.

ilk dersine girdim, mümtaz hoca, ilk derse başladı: “buraya bir şey öğrenmek için geldiyseniz kapı orada derhal çıkın ve bir daha okula gelmeyin burada bir şey öğrenemeyeceksiniz/ yalnızca kafanız karışacak/ kafası karışıklarınızdan bazıları ne yapacaklarına karar verecekler / diğerleri önemli değil”.

durumu idrâk ettim. mülkiye’nin kütüphanesi açıktı ve 85 bin kitap vardı içinde süreli olanlar hariç. sayı büyük gelmişti, kongre kütüphanesi’ndeki 2,5 milyon basılı eser sayısını henüz bilmiyordum.

mülkiye, mülkiye’den ibaret değildir. benim için de olmalı. mülkiye; bilsay kuruç üniversitesi’nden, korkut boratav üniversitesi’nden, tuncer bulutay üniversitesi’nden, yılmaz akyüz üniversitesi’nden, ilber ortaylı üniversitesi’nden, türkkaya ataöv üniversitesi’nden, oluşur, unuttuklarım değil not etmediklerim de var.

mülkiye ilk sivil okul. kuruluş yılı 1859. 153 yıllık mektep. bu, iyi. mülkiye, cambridge’ın olduğu bir dünyada nerede, buyük soru.

mülkiye bir ruh demektir ve ruh, yaşar, yaşıyor. marşı, ey vatan gözyaşların dinsin/ yetiştik çünkü biz, göstergedir. mülkiyelilik, önce mülkiye/ sonra türkiya, ilkesi, türkiya’yı kurtaracak olanların mutlaka varolacağı anlamındadır. önünde sonsuz bir zaman dilimi olduğuna olan kati inanç.

özel çıkar ile kamu çıkarı ayırımında, mülkiyelilik, kamu çıkarından yana olmaktır. kapitalizmden yana olan mülkiyeli sayısı azdır. mülkiyeli, piyasa sistemi bilir ve piyasanın tahribatının toplumu ortadan kaldırdığını.

abdüllatif şener, her mülkiyelinin biraz komünist olduğunu söyledi. komünist değil, biraz komünist.

baudrillard: ‘ insanı şaşırtan bir başka şey de toplumsalın aşılıp geçilmesiyle ortaya çıkan ve toplumsaldan daha toplumsal bir şeye benzeyen kitledir. burada da anti-sosyalin tepkisizllik, direniş, sessizlik gibi tüm olumsuz enerjilerini yutmuş bir toplumsal vardır. toplumsal mantık burada varabileceği en üst noktaya, yani amaçlarını tersine çevirdiği bir tepkisizliğe ve kendi kendini yok ettiği bir noktaya ulaşmaktadır. kitleler toplumsalın kendinden geçmiş hâli, kendinden geçmiş biçimidir. Kitlelerin toplumsalı tüm içkinliğiyle yansıtan bir ayna olduğu söylenebilir’.

kapitalizm ya da komünizm sistemleri dışında, mesele, bir mektep ve mektepli için mesele, coğrafya ve tarih bilinci meselesidir.

selâm ile.