02.09.2012 00:10
‘komik, boşlukta çözünerek
hiçliğe dönüşen bir bekleyiştir’. kant.
‘gel ve bize yok olan şeyin
mülkiyetini, bir kalbin devinimini geri ver’. blanchot.
bir rüya gördüm.
küçük bir ordu oluyor, the ordu, orta
doğu, afrika, iç asya ve uzak asya’da tek bir devlet kurmak peşinde oluyor, tek
büyük devlet, aklıma yatmıyor, ingiltere’de the ordu’nun karargâhındayız,
colchester, isimli kasabadayız, alanda, soldan direksiyonlu bir ferrari çalışır
vaziyette, hızla araca atlıyorum ve adanın en güzel kenti edinburg’a doğru yol
alıyorum. yol, uzun. yağmur, var. araç, kaymıyor.
uyandım. elimde, spinoa’nın ethica’sı
var.
yanlış bir şey yapmış olmalıyım.
hatırladım: haberleri izlemiştim.
deleuze: “spinoza bilimlere ve
felsefeye yeni bir yol açtı: bir bedenin ne yapabileceğini bilmiyoruz bile,
diyordu, bilinçten ve zihinden bahsediyoruz, bütün bunlar üzerine gevezelik
ediyoruz, ama bir bedenin neye muktedir olduğunu, kuvvetlerinin ne olduğunu ve
ne hazırladığını bilmiyoruz. nietzsche zamanın geldiğini biliyor: ‘bilincin
alçakgönüllü hale geldiği aşamadayız’. bilinci gerekli olan alçakgönüllülüğe
davet etmek, onu ne ise o olarak almaktır: bir belirti, yalnızca daha derindeki
bir dönüşümün ve hiç de tinsel olmayan kuvvetlerin etkinliğinin belirtisi
olarak. ‘belki de zihnin bütün gelişiminde yalnızca beden söz konusudur’.
bilinç nedir? freud gibi nietzsche de bilincin, benliğin dış dünya tarafından
etkilenen bölgesi olduğunu düşünür. buna karşılık, dışsallık
bağlantısından çok (gerçeklik açısından) üstünlük bağlantısı (değerler
açısından) ile düşünülmüştür. Bu farklılık bilinç ve bilinçdışının genel bir
kavranışında genel temsil eder. nietzsche’de bilinç her zaman kendisinden üstün
olana boyun eğen veya ona ‘katılan’ astın bilincidir. bilinç hiçbir zaman
kendiliğin bilinci değildir, bir benliğin, bilinçli olmayan kendilikle olmayan
bağlantısının bilincidir. efendinin bilinci değil, bilinçli olmaya ihtiyacı
olmayan efendiye dair kölenin bilincidir. ‘bilinç genel olarak yalnızca bir
bütün üstün bir bütüne boyun eğmek istediği zaman ortaya çıkar. bilinç,
kendisinin işlevi olabileceğimiz bir varlıkla ilişki içinde doğar’. işte
bilincin köleliği budur, yalnızca ‘üstün bir bedenin oluşumunun’
göstergesidir”.
tek tırnak içindekiler deleuze
tarafından alıntılanan nietzsche’nin sözleridir.
baudrillard bir yerde şiir ile
psikanalitik biçim arasında bir ilişki olup olmadığını soruyor. b’nin öteki
sorusu: şiir sanatı açısından arzu ve bilinçaltı nedir?
şair, söz söyleme imtiyazı
kendiliğinden/ doğal olarak/ söyleyemediğimiz bir neden ile olan adam.
bilinç altının devrede olduğu yerler:
kelime oyunu, düş, dil sürçmesi ve semptom.
şair’de kalan ne var?
selâm ile.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder