19.09.2012 12:10
“çiğler donmuş.
dolayısıyla kırağı yağmış”. seyhan erözcçelik.
elinde bir kitap vardı. bir yaştan
sonra sakal bırakmıştı. temiz bakıyordu. kendisini tanımak için elindekini
okuduğunu söyledi.
cesaretli imkânsızlik.
tarih ve dil. tarih ve dil arasında
sıkışıklıkta.
deluze’e göre, bilinç dşı ve dil bir
anlama gelmiyor. freud ve lacan’dan başka.ve borçlu olarak.
deleuze bir dil bilim makinasının
olmadığını, her makinada başka öğelerle birlikte dilbilim maddesi
olduğunu söylüyor. bilinç dışı, başka olarak, şudur: bilinçdışı bir mikro
bilinçdışıdır, molekülerdir, şizo analizdir.
bir ânda rastlanan bir kitap ya da
imge/ teknik ile insanlık tarihinde gerçekleştirilmemiş bir eylemde bulunmak.
insan büyük bir kütüphanede sessiz kalabiliyor. yüzbinlerce yapıtın arasında.
elinde tek bit kitap olan, tek’in çoğulu kapsadığını varsayıyor.
guattari: “ve şizofrenler, freud’un
onları hiç sevmediğini sanıyoruz, onlar hakkında hoş olmayan, korkunç şeyler
söylüyor. şimdi siz freud’un arzu makinelerini bildiğini söylüyorsunuz, bu
doğru. dahası arzu, arzu makineleri psikanalizin keşfidir. bir psikanalizde
durmadan vınlar, gıcırdar, üretir. ve psikanalistler makineleri şizofrenik
temel üzerinde çalıştırmayı ya da yeniden çalıştırmayı sürdürürler. ama belki
de açıkça bilincinde olmadıkları şeyleri yapıyor ya da çalıştırıyorlar…freud’un
çözümlediği şekliyle psişik aygıtlar. bunun bütün bir makine, arzu üretimi
üretim birimleri yanı var. ve bir de diğer yanı, bu aygıtların
kişiselleştirilmesi (üst benlik, benlik ve ilkel benlik), bilinçdışımım gerçek
üretici güçlerinin yerine basit tasarımsal değerler koyan bir tiyatro mizanseni
vardır. o hâlde arzu makinaları gitgide tiyatro makinaleri olurlar.”
kendisini niçin tanımak
istediğini sordum. bir iç savaş savaş’tan söz etti. nedenini bilmediği iç
çatışmalar yaşıyor. toplumsal yaşama uyum için gösterdiği çabalardan
kaynaklandığını düşündüğü ciddi/ sürekli davranış bozukluklarına sahip imiş.
nevroz. öfkelilik, saldırganlık,
duygusal aşırı zayıflık, abartılı sorumluluk duygusu, her durumda kendini suçlu
hissetmek, korkaklık, her şeye karşı çıkmak ve gerçek hayat ile irtibatın
zayıflığı, başka bir yerde, hâyâli yaşamak.
kitapların büyük bir çoğunluğu orman
kaybından ibarettir.
elindeki kitabın kapağına bakmanın bir
anlamı yoktu.
ilişkilendirmek.
guattari: “üst benlik, deus
ex machina gibi ölüm
içgüdüsü. gitgide duvarın arkasında, kuliste işlemeye yönelirler. ya da
yanılsama, etki makinaları. bütün arzu üretimi ezilmiştir. söylediklerimiz aynı
zamanda olmaktadır. freud arzuyu libido, üreten arzu olarak keşfede, ve
libidoyu aile tasarımı (oidipus) içinde durmadan yeniden yabancılaştırır.
psikanalizin psikozu bilmemesinin,
kendisini artık yabancı nevrozda bulmamasının ve bizzat nevrozla ilgili,
bilinçdışının güçlerini saptıran bir yorum sunmasının nedeni, arzunun bir aile
sahnesine indirilmesidir”.
selâm ile.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder