görüş alanının dışına çıktığında görürsün

 04.02.2013 00:00


“verin ağlaklara, verin ağlaklara, daha da gözyaşı verin!”. metin eloğlu.

kalp,sonsuzluk ile ilgili. sonsuzluk varsayımı ile hisseder. zihin öyle değildir. zihin geçmişte, gelecekte yaşar.
zihin zamandır. zihin için şimdiki zaman yoktur. zihin geçmişten geleceğe ilerlemeyi sürdürür.
bir avcı avlanmak için ormana gidiyor. bir arkadaşı ile birlikte. arkadaşı, avcı değil. avcı olmak istiyor. avcı, arkadaşını aslanların kaplanların geçtiği bir yere getirir. göl kenarında bir yer. susayan hayvanların geldiği bir yer. avcı ile arkadaşı çalılıkların gerisindedir. avcı, arkadaşına taktik veriyor, zamanı geldiğinde uyanık ol ve hemen ateş et.
bir kaplan geçer. avcı şaşkındır. çünkü arkadaşı adeta donuk kalıyor. hareketsiz. ateş etmiyor. avcı, arkadaşına soruyor, neden ateş etmedin?
arkadaşı, o kadar hızlıydı ki, onu ancak görüş alanının dışına çıktığında gördüm, diyor.
şimdiki zaman tam olarak işte bu. ancak, görüş alanından çıktığında görürsün; çoktan geçip gittiğini. onu asla bu ân olarak göremezsin.  zihin o kadar hızlı değildir. zihin, farkında değildir. zihin devamlı hâyâl kurar, geçmiş ve gelecekle çevrilidir ve şimdiki zamanın atomik, küçük ânı hızlı geçer. ve onu asla yakalayamayız. farkına vardığımızda, o çoktan geçmiştir.
farkında olduğun her şey artık var olmayan geçmiş ve henüz gelmemiş olan gelecektir. insan o iki var olmayan şey arasında yaşar.
zihnin dışına, geçmiş ve geleceğin dışına çıkmak gerek, zamanın dışına çıkmak gerek. hâyâl kurmazsın, düşünmezsin ve arzulamazsın. artık, hafıza, hâyâl gücü yoktur. sessizlik vardır.
o zaman şimdiki ânı görebilirsin ve şimdiki zamandan başka bir şeyin olmadığını. şimdiki zaman sonsuzdur. o daima şimdidir, asla başka türlü değildir.
sevgi bir zihin olayıdır. sonsuz, esas varlığa ait olandır.
gülen yüz görmek, imkânsız. insanlar mutlu değil.
bir ‘gibi’ dünyasında yaşıyoar. nasıl keyifli olsınlar? bütün enerjileri boşalıyor. sahte bir sevgiden bir şey bekliyorlar. O sevgi bekleneni sağlamıyor. insanlar arasında hâyâl kırıklığı, aynı tip kavga, sıkıntı ve dırdır var. insanlar imkânsız bir şeyi yapmaya çalışıyorlar. âşk olayını sonsuz bir şey haline getirmeye çalışıyorlar. bu mümkün değil. o sevgi zihinden çıktı, sonsuzluğun görüntüsünü vermez.
öner şu. sevgi ile ilgili her şeyi unut. bırak, zihin zamanın olmadığı boyutta ilerlemeye devam etsin. o zaman, sonsuzdur, şartsızdır. 
bu bir ilişki değildir. bu, seni çevreleyen bir şeydir. başkasıyla hiçbir ilgisi yoktur. seviyorsun, sevgisin ve o zaman sonsuzsun.
sen yalnızca niecelik istiyorsun, bir değil de iki gün, üç yıl, beş yıl, bir yaşam değil birkaç yaşam.
ölü beden sahibi olanlar var. ölü bedeni taşıyanların mutlu olması imkânsız. bir korku yüzünden, yaşama korkusu, ölü bedeni taşımaya devame ederler. sadece mutsuzluk olmasına ve yapışmaktan başka bir şey olmamasına rağmen sadece bilinene, tanıdık olana yapışırlar.
zihin durmadan nedenler bulur. fakat asla gerçek nedene bakmaz. gerçek nedene bakmak zihinin intiharıdır.
verebilmek için sahip olmalısın. sahip olmadığın bir şeyi vermeye çalışıyorsun, sahip olmayan birinden bir şey almaya çalışıyorsun.
olayların öyle olduğunu kabul et.

selâm ile.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder