Mutlulukla yaptığın herşey duadır


 01.05.2012 13:39

“Böyle kurtuluş istemiyordu”. Yusuf Atılgan.

Sabah uyandığında cehennemde olduğunu hissetti. Mutlu bir evliliği vardı, çocukları hayat savaşını kazanıyordu, mühim bir kurumun bir numarası idi, birçok arkadaşı vardı, itibar sahibi idi, bankada parası vardı. Ne zamandır bu hâlde olduğunu düşündü. Tiyatro, bitmişti.
Sigmund Freud, binlerce insanlar konuştu, insan beynini kırk yıl araştırdı ve bir sonuca vardı: Mutluluk bir masaldır. İnsan mutlu olamaz.
Türkiya’da bir kamuoyu araştırması yapıldı. Sonuç: Türklerin büyük bir çoğunluğu kendilerini mutlu hissediyorlar.
İnsan aklını karıştıran iki şeydir. Bir: Mülkiyet ilişkisi. İnsanın para, mal, mülk, benlik, tarih, bilinç ile ilişkisi. İki: İnsanın başka insanlarla ilişkisi.
Bu iki tip ilişki, insanda kuşku uyandırır. Kuşku, mutsuzluk kaynağıdır. Bir de yorgunluk. Hiçbir şey yapmayan insanların yorgunluğu.
Türk, iki sınavı da geçti. Mutludur.
Herşeyi kullan. Ama hiçbir şeyi sahiplenme. İnsanlarla bağlantı kur. Ama herhangi bir ilişkinin parçası hâline gelme.
Hiçbir şeye sahip olamazsın. Herşeyin geçtiği bir dünyada yaşıyoruz.
Komik olanlar, gördüklerine sahip olduklarını düşünenlerdir. Bu kadar sayıda ruhsuz insanın yaşarken ölmesinin bir nedeni var. İlişki problemi.
Çocuktum. Dedem yeri dinletirdi. Yeryüzüne uzanırdık. Bana yerden geldiğini söylediği sesleri dinlerdik.
Düşünceler yok olduğunda ortada olan sessizliktir. Sessizlik muhteşem bir melodiye sahiptir.
Karanlıktaki adam, istediği kadar parası pulu olsun, kendine benzer olduklarından dolayı rasladıklarını arkadaşı olarak görsün, kurumun bir numarası olsun, evli ve mutlu olsun, karanlıktadır. Karanlıktaki adamın cehennemde yaşadığı yüzünden bellidir. Yüz, dolaysızdır.
Bağlantılı olmak ile ilişki içinde olmak ayrı başka farklı şeylerdir.
İlişki bir düşünce ile başlar. Bir düşünce ile biter. Gerisi, kısa aklın bir komplosudur.

Selâm ile. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder